Ankara “Tarihi Kentler Birliği ve UNESCO Buluşmaları”nın ev sahibi

Yerel Yönetimler 11.12.2024 - 14:00, Güncelleme: 12.12.2024 - 16:16
 

Ankara “Tarihi Kentler Birliği ve UNESCO Buluşmaları”nın ev sahibi

Başkent; Ankara Büyükşehir Belediyesi, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu, Tarihi Kentler Birliği ve ÇEKÜL Vakfı iş birliğiyle düzenlenen “Tarihi Kentler Birliği ve UNESCO Buluşması”na ev sahipliği yapıyor.
ATO Meclis Salonu’nda gerçekleştirilen “Tarihi Kentler Birliği ve UNESCO Buluşması”; Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Tarihi Kentler Birliği Başkanı Mansur, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Batuhan Mumcu, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal OğuzTarihi Kentler Birliği Genel Sekreteri Dr. Mahir Polat ile çok sayıda akademisyen ve yerel yönetim temsilcisi katıldı.  Mansur Yavaş yaptığı konuşmada, “Tarihi Kentler Birliği olarak ülkemizin neresinde ne değer varsa bunlar hepsine sahip çıkıp, bunun dünyaya tanıtımı için de uğraşacağız” sözlerini dile getirdi. POLAT: BU TOPLANTI MANSUR YAVAŞ’IN ÇOK GAYRETLİ VE ARZULU GÜNDEMİYLE OLUŞTU İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı ve Tarihi Kentler Birliği Genel Sekreteri Dr. Mahir Polat, açılış konuşmasında “Bu güzel güne katkı veren, sunan bütün arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Başta başkanımıza çünkü bu proje aslında kendisinin göreve başladığı andan itibaren Beypazarı örneğinde iyi bir modeli başka belediye başkanlarımızla paylaşma konusundaki çok gayretli ve çok arzulu gündemiyle oluştu. Bizzat kendi vizyonuyla ‘hemen bir somut olmayan kültürel miras ve deneyim paylaşma toplantısı yapalım’ diye başlatmıştı ve Ankara'da da bunun için buluşmuş olmaktan biz çok mutluyuz” ifadelerini kullandı. UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz da UNESCO'nun varlığı ve çalışma alanlarıyla ilgili bir sunum gerçekleştirerek, “Kamunun bütün uzuvları merkezdeki yönetim, yereldeki yönetim, sivil toplum ve diğer paydaşlarımız, bilim insanları UNESCO'da oluşan deneyimin ve farkındalığın paylaşılması bakımından önemli yol arkadaşlarıdır. Biz ikinci defa UNESCO olarak, birincisini 2008 yılında Kars'ta yapmıştık Tarihi Kentler Birliği UNESCO buluşmasını. O tarihten bu tarafa böyle bir buluşmayı gerçekleştirememiştik. Bu bakımdan bu buluşmayı sağlayanlara da katılım ve katkı sağlayanlara da çok teşekkür ediyorum” dedi.  Konuşmasının sonunda tarihi kentlerin tabela sıkıntısına dikkat çeken Oğuz, “Tarihi kentlerimizin tabela sıkıntısını çözmesi lazım. Çok önemli dünya şehirleri var, onlar örnek alınabilir. Devletimiz, yerel yönetimlerimiz bu konuda tarihi kentlerin dokusuna uygun, mirasın dokusuna uygun çözümler üretebilir. Çok üzüldüğüm bir konu daha var. Karadeniz'den Akdeniz'e kadar kıyı şeridi deniz olan bir memleketiz. Deniz kıyısında bile kara yolu yapmak için çok ısrar ediyoruz. Denizi nedense taşımacılıkta hiç kullanmıyoruz.  Onu da dikkatlerinize arz ediyorum” diye konuştu. Sözlerine Beypazarı Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde coğrafi işaretli ürünleri anlatarak başlayan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, sözlerine şöyle devam etti: O zaman anladık ki kentlerimizdeki kendimize has değerlerin çok önemli olduğunu ve aslında o kentte yaşayanların da birçoğunu da sadece kendine has ürettiklerinin farkında olmadıklarını fark ettik daha sonra turist gelmeye başlayıp da ‘Sen bunu nasıl yapıyorsun, sen bunun içine neler koyuyorsun?’ diye sorulunca o kadın ve ya o üretici kendi ürettiğinin farklı bir şey olduğunun farkına vardı. ÜLKEMİZDE NEREDE NE DEĞER VARSA SAHİP ÇIKACAĞIZ Kültür mirasının bu ülke için ne kadar önemli bir değeri olduğunun bilinciyle çok çeşitli teşebbüslerimiz oldu. Her makamda bunu defalarca konuştuk. O zamanki kültür bakanlarıyla da görüştük. Çok büyük sonuç alamadık. Ama şimdi genel müdürlüğü de var. Sayın Bakan'ın ve Tarih Kenti Birliği'nin de bu konuda çok büyük çalışması var. Çünkü birçok değerimiz biraz önce sayın hocamın anlattığı gibi kayboluyor. Kaybolmadan yakalamak, bunları gün yüzünde tutmak çok çok önemli. UNESCO için namzet listemizle var. Tarih Kenti Birliği olarak ülkemizin neresinde ne değer varsa bunlar hepsine sahip çıkıp, bunun dünyaya tanıtımı için de uğraşacağız. Pazarlanması açısından dünyaya tanıtımının olmasının da mutlaka kültürel bir karşılığı oluyor. Binlerce insan onu görmeye geliyor. Bu nedenle bu kültürel mirasla bir de Türkiye'de sanıyorum dünyanın en zengin yerlerinden bir tanesi. Her ilçemizde, her beldemizde, her kentimizde bir kültür var çünkü. Bu nedenle ben inşallah bugün toplantımızın özellikle hem UNESCO hem de somut olmayan kültür mirası açısından bütün belediyelerimize de örnek olacağını düşünüyorum. Bunların da tanıtımı için tanınması için de UNESCO'ya başvuracağımızı belirtiyor ve bu şekilde inşallah ülkemizin çok büyük  zenginlikleri artacaktır.  
Başkent; Ankara Büyükşehir Belediyesi, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu, Tarihi Kentler Birliği ve ÇEKÜL Vakfı iş birliğiyle düzenlenen “Tarihi Kentler Birliği ve UNESCO Buluşması”na ev sahipliği yapıyor.

ATO Meclis Salonu’nda gerçekleştirilen Tarihi Kentler Birliği ve UNESCO Buluşması”;  Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Tarihi Kentler Birliği Başkanı Mansur, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Batuhan Mumcu, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz Tarihi Kentler Birliği Genel Sekreteri Dr. Mahir Polat ile çok sayıda akademisyen ve yerel yönetim temsilcisi katıldı. 

Mansur Yavaş yaptığı konuşmada, “ Tarihi Kentler Birliği olarak ülkemizin neresinde ne değer varsa bunlar hepsine sahip çıkıp, bunun dünyaya tanıtımı için de uğraşacağız” sözlerini dile getirdi.

POLAT: BU TOPLANTI MANSUR YAVAŞ’IN ÇOK GAYRETLİ VE ARZULU GÜNDEMİYLE OLUŞTU

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı ve Tarihi Kentler Birliği Genel Sekreteri Dr. Mahir Polat, açılış konuşmasında “Bu güzel güne katkı veren, sunan bütün arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Başta başkanımıza çünkü bu proje aslında kendisinin göreve başladığı andan itibaren Beypazarı örneğinde iyi bir modeli başka belediye başkanlarımızla paylaşma konusundaki çok gayretli ve çok arzulu gündemiyle oluştu. Bizzat kendi vizyonuyla ‘hemen bir somut olmayan kültürel miras ve deneyim paylaşma toplantısı yapalım’ diye başlatmıştı ve Ankara'da da bunun için buluşmuş olmaktan biz çok mutluyuz” ifadelerini kullandı.

UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz da UNESCO'nun varlığı ve çalışma alanlarıyla ilgili bir sunum gerçekleştirerek, “Kamunun bütün uzuvları merkezdeki yönetim, yereldeki yönetim, sivil toplum ve diğer paydaşlarımız, bilim insanları UNESCO'da oluşan deneyimin ve farkındalığın paylaşılması bakımından önemli yol arkadaşlarıdır. Biz ikinci defa UNESCO olarak, birincisini 2008 yılında Kars'ta yapmıştık Tarihi Kentler Birliği UNESCO buluşmasını. O tarihten bu tarafa böyle bir buluşmayı gerçekleştirememiştik. Bu bakımdan bu buluşmayı sağlayanlara da katılım ve katkı sağlayanlara da çok teşekkür ediyorum” dedi. 

Konuşmasının sonunda tarihi kentlerin tabela sıkıntısına dikkat çeken Oğuz, “Tarihi kentlerimizin tabela sıkıntısını çözmesi lazım. Çok önemli dünya şehirleri var, onlar örnek alınabilir. Devletimiz, yerel yönetimlerimiz bu konuda tarihi kentlerin dokusuna uygun, mirasın dokusuna uygun çözümler üretebilir. Çok üzüldüğüm bir konu daha var. Karadeniz'den Akdeniz'e kadar kıyı şeridi deniz olan bir memleketiz. Deniz kıyısında bile kara yolu yapmak için çok ısrar ediyoruz. Denizi nedense taşımacılıkta hiç kullanmıyoruz.  Onu da dikkatlerinize arz ediyorum” diye konuştu.

Sözlerine Beypazarı Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde coğrafi işaretli ürünleri anlatarak başlayan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, sözlerine şöyle devam etti:

O zaman anladık ki kentlerimizdeki kendimize has değerlerin çok önemli olduğunu ve aslında o kentte yaşayanların da birçoğunu da sadece kendine has ürettiklerinin farkında olmadıklarını fark ettik daha sonra turist gelmeye başlayıp da ‘Sen bunu nasıl yapıyorsun, sen bunun içine neler koyuyorsun?’ diye sorulunca o kadın ve ya o üretici kendi ürettiğinin farklı bir şey olduğunun farkına vardı.

ÜLKEMİZDE NEREDE NE DEĞER VARSA SAHİP ÇIKACAĞIZ

Kültür mirasının bu ülke için ne kadar önemli bir değeri olduğunun bilinciyle çok çeşitli teşebbüslerimiz oldu. Her makamda bunu defalarca konuştuk. O zamanki kültür bakanlarıyla da görüştük. Çok büyük sonuç alamadık. Ama şimdi genel müdürlüğü de var. Sayın Bakan'ın ve Tarih Kenti Birliği'nin de bu konuda çok büyük çalışması var. Çünkü birçok değerimiz biraz önce sayın hocamın anlattığı gibi kayboluyor. Kaybolmadan yakalamak, bunları gün yüzünde tutmak çok çok önemli. UNESCO için namzet listemizle var. Tarih Kenti Birliği olarak ülkemizin neresinde ne değer varsa bunlar hepsine sahip çıkıp, bunun dünyaya tanıtımı için de uğraşacağız. Pazarlanması açısından dünyaya tanıtımının olmasının da mutlaka kültürel bir karşılığı oluyor. Binlerce insan onu görmeye geliyor. Bu nedenle bu kültürel mirasla bir de Türkiye'de sanıyorum dünyanın en zengin yerlerinden bir tanesi. Her ilçemizde, her beldemizde, her kentimizde bir kültür var çünkü. Bu nedenle ben inşallah bugün toplantımızın özellikle hem UNESCO hem de somut olmayan kültür mirası açısından bütün belediyelerimize de örnek olacağını düşünüyorum. Bunların da tanıtımı için tanınması için de UNESCO'ya başvuracağımızı belirtiyor ve bu şekilde inşallah ülkemizin çok büyük  zenginlikleri artacaktır.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.